Gelişen teknoloji ile birlikte “basılı yayıncılık ölüyor mu?” sorularının yankılandığı şu günlerde The Guardian “open journalism” felsefesinden yola çıkarak 25 yıl sonra ilk büyük reklam kampanyasını gerçekleştirdi. Reklam kampanyası ile 3 küçük domuzcuğun hikayesini bugünün dünyasına uyarlayan The Guardian sosyal medyayla birlikte artık herkesin haberin bir parçası olduğunu anlatıyor. The Guardian “open journalism” felsefesini gerçekten yaşatmak için 24-25 Mart günlerinde herkesi Londra’daki ofisine davet ediyor. Hafta sonu boyunca katılımcıların bir parçası olabileceği spordan politikaya, kültürden fotoğrafa pek çok alanda 200 farklı etkinlik gerçekleştirecek.
Not : Bugün The Guardian’a basılı, internetten, telefondan ve tabletten ulaşmak mümkün.