Paris Belediyesi, şehirde elektrikle çalışan araç kullanımını başlatmış ve şimdiden 2.000 elektrikli araç sahibini bulmuş. Şehirdeki trafiği ve havadaki karbondioksidi azaltması beklenen elektrikli araçlar için de özel bir alt yapı sistemi hazırlanmış ve tüm bunlar tam 14 milyon $’a patlamış. Gördüğünüz gibi Paris Belediyesi çalışıyor.
Samsung ile Sprint ortak bir çalışma ile dünyanın en ekolojik cep telefonunu üretmiş. Kullanılan malzemenin %80’i geri dönüştürülmüş yemek artıklarından oluşuyor. Şarj olurken diğer telefonlara göre 10 kat daha az enerji harcayan bu telefon, şarjı dolunca da uyarı vererek boşa elektrik harcanmasını önlüyor. Vay vay vay!
Taşıma su ile değirmen dönmez ama dijital saat pekala çalışır. Bedol’ün ürettiği bu saat, suyla çalışıyor, evet yanlış duymadınız suyla! Nasıl oluyor bu mucize derseniz, saatin içindeki küçük cihazlar, su moleküllerinin ayrışması sırasında çıkan enerjiyi elektriğe dönüştürüyor. Yakında tüm ev aletleri, alternatif enerji kaynaklarıyla çalışırsa şaşırmayın.
Pepsi önümüzdeki iki sene içerisinde açmayı planladığı altı doğa dostu fabrikanın ilkini hayata geçirmiş. LEED ( Enerji ve Çevre Dizayn Konseyi) standartlarına uygun olarak çalışan bu fabrika, su ve diğer enerji girdilerinde %35’in üzerinde tasarruf sağlayabilen bir mühendislik harikası. Devamını bekliyoruz.
Oxfam, iklimsel değişimlerle ilgili yetkililerin artık bir adım atmasını istemiş ve Kopenhag Zirvesi’nden önce harekete geçmiş. “Mavi bir gezegen için yüzünü maviye boya” mesajının verildiği kampanyanın fotoğraflarını Rankin çekmiş, birçok ünlü de destek vermiş.
Ayrıca Glastonbury müzik festivalinde kurdukları çadırda insanlara mavi boyalar dağıtarak, katılımı arttırmışlar, herkesi masmavi yapmışlar. Darısı gezegenimizin başına!
Sainsbury’s otoparkı kendi enerjisini kendi karşılıyor! Otoparkın girişine yerleştirilen kinetik paneller üstünden araba geçince enerji üretilmesini sağlıyor, bu şekilde Sainsbury’s otoparkına gerekli enerji sağlanmış oluyor. Dahiyane değil mi?
Amerika’da saniyede tam 1.500 adet plastik şişe tüketiliyor! İşte MSLK tasarım stüdyosu buna dikkat çekmek için New York’ta bir eco-sanat projesi yapmış. Dev bir ağaçtan aşağı ölü dallar gibi tam 1.500 şişe asmış. New York’lular da bu dallara bakakalmış.
Greenpeace, hiçbir efor harcamadan dahi gezegen için bir şeyler yapabileceğimizi ispatlıyor. Uygulama şu: Siyah piksellerden oluşan ve belirli bir alan kaplayan objeyi ekranının herhangi bir yerinde tutuyorsun. Bu alan siyah piksellerden oluştuğu için monitörünün daha az enerji harcamasına neden oluyor. Bu bar da sana ne kadar enerji tasarruf ettiğini gösteriyor. İşte bu kadar basit!
Çevre dostu Migros’un geçen sene sonunda çıkardığı “doğada çözünen poşetler”ini hatırlarsınız. (di mi?) İşte şimdi de olayı bir sonraki aşamaya götürmüş ve “Çevreyi Korumak Benim Elimde” yazılı bez çantalar üretmiş. Kendilerini Migros mağazalarından elde edebilirsiniz.
Xerox’un geliştirdiği baskı makinesinin mürekkepleri, sıvı değil, pastel boya gibi katı! Baskı yapılacağı zaman gerektiği kadar eriyor; baskı maliyetlerini %62’ye kadar azaltıyor. Ayrıca diğer makinelere göre %90 daha az zararlı atık yaratıyor. Yalnız bir sorunu var: 23.000$’cık!
Philips kendini aştı desek herhalde abartmış olmayız. Şu aralar üzerinde çalıştıkları proje, binaları “insan derisi” gibi kaplayan ürünler. Gündüz güneş ışığını hapsedip gece gerektiğinde o ışığı evinizin içine yansıtabilen veya yağmur yağarken topladığı suyu arıtıp kullanmanız için evinizin içine transfer eden bu icat, dünyanın Obama’dan sonraki umudu olacak gibi.
Sistem şöyle; google sayfasında yaptığınız tüm aramaları başka bir link üzerinden yapıyorsunuz (tüm sonuçlar tamamen google) ama arka plan ışıkları kapatmışınız gibi simsiyah. Bu da monitörünüzün daha az enerji harcaması demek. Gördüğünüz gibi insanoğlu çalışıyor!
